20 Şub 2016

KAZAKİSTAN’IN EKONOMİK COĞRAFYASI

Rauf Belge
raufbelge@gmail.com

ÖZET

SSCB’nin dağılmasından sonra Orta Asya ülkelerin içinde hızla parlayan bir ülke olan Kazakistan, sahip olduğu zengin yer altı ve yer üstü doğal kaynakları sayesinde yabancı yatırımcıları ülkeye çekmeye başarmıştır. Orta Asya’nın en gelişmiş ülkesi olan Kazakistan, son yıllarda petrol ve doğal gaz ihracatı ile birlikte ekonomik olarak büyümesini sürdürmüştür. Kazakistan’ın coğrafi konumu itibariyle Hazar Denizi ile doğuda Sibirya ve Tanrı Dağları arasında yer almaktadır. Ülkenin Hazar Denizi’ne 1000 km kıyı uzunluğu bulunmaktadır. Kuzeyde Rusya, doğuda Çin Halk Cumhuriyeti, güneyde Türk Cumhuriyetleri ve batı da ise Hazar Denizi bulunmaktadır. Kazakistan’ın nüfusu 2015 yılı itibariyle 17,417,500 olup, yüzölçümü ise yüzölçümü 2.724.900 km² ile dünyanın en büyük dokuzuncu ülkesidir. Ülke yüzölçümü geniş olmasına rağmen, nüfus miktarının düşük olması ve ayrıca dışarıya büyük oranda göç verdiği için nüfus yoğunlu düşüktür. Ülkede nüfusun büyük bir kısmı kuzey ve güneyde bulunan verimli tarım alanlarının ve sanayinin geliştiği bölgelerde toplanmıştır.
SSCB ekonomik sisteminden serbest ekonomik sisteme geçiş döneminde Kazakistan, bir takım ekonomik sıkıntılar yaşamıştır. Ayrıca SSCB’nin dağılmasında sonra sanayi ve tarımsal sektörde çalışan kalifiyeli İslav ve Alman nüfusun ülkeyi terk etmesinden doğan nitelikli iş gücü yetersizliği ülke ekonomisini zorda bırakmıştır. Buna rağmen günümüzde Kazakistan, Orta Asya ülkeleri içinde en gelişmiş ekonomiye sahip ülke konumundadır. Ülke ekonomisi genel olarak daha çok ithalata dayalı ve üretim ise ağırlıklı olarak uranyum, petrol ve gaz ihracatı sektörlerinde olmaktadır. Madenler açısından zengin olan Kazakistan aynı zamanda bir tarım ve hayvancılık ülkesi olarak bilinmekte ve ülkenin kuzeyindeki bozkırlarla güneyindeki yaylaları hayvancılık için en elverişli yerlerdir. Ülke topraklarında pamuk ve pirinç üretiminde sulama sistemlerinin geliştirilmesi ile beraber tarım giderek gelişmektedir. Son yıllarda başarılı ekonomi politikaları sayesinde ülke genelinde refah seviyesi yükselmiş ve işsizlik oranı azalmıştır. Bununla birlikte, 2013 yılında %6 oranında ekonomik büyümeyi elde eden Kazakistan'ın 2014 yılında %4,3 oranında büyümesinin tahmin edildiği ifade edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Kazakistan, Ekonomik Coğrafya, Ülkeler Coğrafyası, Orta Asya
 GİRİŞ
Kazakistan’ın nüfusu 2015 yılı itibariyle 17,417,500[2] olup, yüzölçümü ise yüzölçümü 2.724.900 km² ile dünyanın en büyük dokuzuncu ülkesidir (TİKA, 2013). Kazakistan Asya kıtasının orta kısmında yer almakta ve 460 ve 870 Doğu boylamları ve 400 – 560 Kuzey enlemleri arasındadır. Kazakistan’ın coğrafi konumu itibariyle Hazar Denizi ile doğuda Sibirya ve Tanrı Dağları arasında yer almaktadır. Ülkenin Hazar Denizi’ne 1000 km kıyı uzunluğu bulunmaktadır. Kuzeyde Rusya, doğuda Çin Halk Cumhuriyeti, güneyde Türk Cumhuriyetleri ve batı da ise Hazar Denizi bulunmaktadır (Harita 1). Ülke yüzölçümü geniş olmasına rağmen, nüfus miktarının düşük olması ve ayrıca dışarıya büyük oranda göç verdiği için nüfus yoğunlu düşüktür. Ülkede nüfusun büyük bir kısmı kuzey ve güneyde bulunan verimli tarım alanlarının ve sanayinin geliştiği bölgelerde toplanmıştır (Atalay, 2007).
Harita 1:  Kazakistan’ın Coğrafi Konumu
Kazakistan, Orta Asya ülkeleri içinde en gelişmiş ekonomiye sahip ülke konumundadır. Son yıllarda ekonomi üzerinde devletin denetimi azaltılmış ve özel yatırımlar ve girişimler desteklenmiştir.  Bunun sonucunda özel işletmeler açılmasına rağmen, ana sanayi kolları üzerinde devletin denetimi devam etmektedir (Geographica, 2005). SSCB ekonomik sisteminden serbest ekonomik sisteme geçiş döneminde olan Kazakistan, bir takım ekonomik sıkıntılar yaşamaktadır. Ülkede genel politika olarak izlenen tarımda özelleştirme eğilimlerine rağmen, Kazaklar halen kolektif tarım arazilerinde çalışmaktadır. Hızla artan enflasyon ve ülkenin dış ticarette yaşadığı bazı yetersiz durumlar ekonomiyi olumsuz bir biçimde etkilemiştir. Ayrıca SSCB’nin dağılmasında sonra sanayi ve tarımsal sektörde çalışan kalifiyeli İslav ve Alman nüfusun ülkeyi terk etmesinden doğan nitelikli iş gücü yetersizliği ülke ekonomisini zorda bırakmıştır (Atalay, 2007). Oysaki Kazakistan SSCB ekonomisine en fazla katkıda bulunan Orta Asya cumhuriyetlerinde biriydi. Ülke, Sovyet Rusya döneminde en büyük tarım, hayvancılık ve ağır sanayi merkezlerinden birini teşkil ediyordu. Günümüzde ise ülke, ekonomik olarak daha çok ithalata dayalı olmakta ve üretim ise ağırlıklı olarak petrol ve gaz ihracatı sektörlerinde olmaktadır (Güneş, 2005).
Ülke, özel sektörü teşvik etmekte, dolayısıyla özel sektörünün gelişimine de ağırlık vermeye başlaması son zamanlarda meyvesini vermeye başlamıştır. Özel sektörün 2012 yılında GSYİH içindeki payı yüzde 65, toplam istihdam içindeki payı ise yüzde 75 seviyesinde seyrediyor (Demir, 2012).
Kazakistan’a yapılan doğrudan yabancı (FDI) yatırımları sayesinde, ülke genelinde refah seviyesi yükselmesini ve fakirlik oranının düşmesini sağlamıştır. Örneğin, yıllık ortalama işsizlik oranı 1999 yılında %13,5 iken, 2014 yılında %5,2’ye gerilemiştir. Ancak, ülke çapında görülen bu refah artışı herkes tarafından eşit bir şekilde paylaşılmamıştır. Kırsal kesimdeki fakirlik çok daha belirgindir. Ülkenin güneyinde yerleşik Kazaklar kırsal kesimde yaşayan nüfus içindeki en fakir kesimini oluşturmaktadır (T.C.Ekonomi Bakanlığı, 2015).
Sovyet Rusya döneminde sahip olduğu yeraltı ve yerüstü kaynakları bakımından zengin bir coğrafyada bulunması nedeniyle, Rusya’nın buğday üretimi, metalürji ve mineral çıkarım merkezi idi. SSCB’nin yıkılması ile bağımsızlığını kazanan Kazakistan, geleneksel ağır sanayiye olan rağbetin azalması ülke ekonomisini olumsuz bir yönde etkilemiştir. Bu nedenle ülke ekonomik krize sürüklenmiştir. 1990 – 1995 döneminde ülke GSYİH’si yıllık ortalama % 7 küçülerek toplamda % 36’lık bir küçülme yaşamıştır (KTO, 2008). 2005 yılından itibaren GSYİH’da yüksek bir artış gözlenmiştir. 2005 yılında 51.1 milyar dolar olan GSYİH, 2011 yılında 180,1 milyar dolara yükselmiştir (Tablo 1).
Tablo 1: Kazakistan’ın 2005-2011 yılları arasındaki temek ekonomik göstergeleri, Kaynak: Kazakistan Cumhuriyeti İstatistik Ajansı’ndan aktaran Demir (2012).
2010 yılından beri yürütülen başarılı ekonomik politikaları sayesinde işsizlik oranı bölgesel standartlara göre azalmıştır (BBC, 2015).  Kazakistan İstatistik Kurumu verilerine göre 2011 yılında işsiz vatandaş sayısı 453,7 bin kişi olup bu rakam ülke istihdamının %5,3’ine denk gelmektedir. 1999’dan beri petrol sektöründe gözlenen hızlı ekonomik gelişme, ülkenin istihdam artışı ve yaşam standartlarında artış sağlamıştır. Bununla birlikte ülke ekonomisinde hizmet sektörü halen en fazla istihdam sağlayan sektör konumundadır (Koray, 2012). Ülkenin 2013 yılında Kazakistan GSYİH’sı  243.6 milyar dolar olmuştur (CIA, 2013). 2014 IMF verilerine göre ülke GSYİH’nın (Gayri Safi Yurt İçi Hasıla)  sektörlere göre dağılımı ise şu şekildedir:
Sektörler
 Yüzdelik Oran (%)
Tarım
4,8
 Sanayi
32,6
Hizmet
56,3

Tablo 2: GSYİH'nin Sektörlere Göre Dağılımı (2014), Kaynak: T.C.Ekonomi Bakanlığı, http://www.ekonomi.gov.tr/

Özey (1997) Kazakistan’da yürütülen ekonomik faaliyetleri coğrafi dağılımına göre dört ana bölgeye ayırmaktadır. Birinci bölge yani Batı Bölgesinde koyun yetiştiriciliği ve tarımsal faaliyetler ön plana çıkmaktadır. Ayrıca, petrol, tuz ve fosfat madenlerine dayanan sanayi faaliyetleri gelişmiştir. İkinci Bölgeyi ise ülkenin orta ve kuzey kesimi oluşturmaktadır. Bu bölgede buğday ve darı üretimi yaygındır. Sığır ve koyun besleyiciline ek olarak, bölge kömür, demir, bakır, boksit, volfram, manganez ve kurşun rezervleri bakımından zengin bir alandır. Üçüncü bölgeyi oluşturan ülkenin Doğu kesimi, yarı göçebelerin koyun ve sığır besleme alanıdır. Bölge kurşun, altın, çinko ve gümüş yatakları bakımından zengindir. Son bölge olan dördüncü bölge ise ülkenin güney kesimini teşkil etmektedir. Güney Bölgesi ülkenin nüfus ve tarım bakımından en yoğun olduğu kesimdir.  Bölgede geniş pamuk ve üzüm bağları bulunmaktadır. Bununla birlikte, bölgede kimya ve metalürji sanayi gelişmiştir.
1. Ziraat Coğrafyası
Madenler açısından zengin olan Kazakistan aynı zamanda bir tarım ve hayvancılık ülkesi olarak bilinmekte ve ülkenin kuzeyindeki bozkırlarla güneyindeki yaylaları hayvancılık için en elverişli yerlerdir. Ülke topraklarında pamuk ve pirinç üretiminde sulama sistemlerinin geliştirtmesi ile beraber tarım giderek gelişmektedir. Ayrıca halkın ihtiyacını karşılayacak derecede meyvecilik de yapılmaktadır (Saray, 2002).
1950 ve 1960’lı yıllarda SSCB tarafından yürütülen “bakir topraklar” projesi ile geniş otlak alanları buğday tarımı için kullanıldı. Bu proje kapsamında hayvan besiciliği için kullanılan geniş otlak alanlarda çiftlikler açıldı. Aral Gölü’ne dökülen Ceyhun ve Seyhun (Amuderya ve Siri Derya) Nehirleri büyük oranda sulamada kullanıldı. Bu sulama projeleri ile birlikte Aral Gölü ve Balkaş Gölü arasında kalan alan, verimli tarım arazileri haline geldi. Bu sayede SSCB döneminde bütün tarım arazilerin %20’si Kazakistan’da bulunmaktaydı (Geographica, 2005).
Kazakistan,  yaklaşık 84,6 milyon hektarlık tarımsal araziye sahip olup bu arazinin 24 milyon hektarı ekilebilir arazi olup, 61,1 milyon hektarı ise meradır. Kazakistan’ın kuzey kesimlerinde yapılmakta olan hububat üretimi tarım sektörü üretiminde en fazla paya sahip olup hububattır (KTO, 2008). Devlet, üretimin belli bir düzeyde ilerlemesi için tahıl üretimine destek vermeye çalışmaktadır.
SSCB’nin dağılmasında sonra tarım sektörü ekonomik durgunluktan dolayı bir üretimi azalmış, ancak 10 yılan yakın yoğun bir ekonomik reformdan sonra sektörde düzelmeler gözlenmiştir. Diğer sektörler kadar olmazsa da genel bir büyüme sağlanmıştır (Tablo 3). Günümüzde, aktif nüfusun %23’ü tarım ve hayvancılık sektöründe istihdam edilmektedir. Ülke halen büyük tarım potansiyelin sahiptir. Şöyle ki, mevcut ekili-dikili tarım arazileri mevcut tarım potansiyelinin %20’sini oluşturmaktır (Özey, 2013). Ayrıca Tarımda 2003 yılında Toprak Reformu başlatılmıştır. Ancak bu reform halen yavaş ilerlemekte ve tarımsal verimliliği istenilen ölçüde artırmamıştır. Bununla birlikte, ülke toprakların tarımsal verimliliği yüksek olmasına rağmen, sert iklim koşulları tarım sektörünü olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Ayrıca özelleştirme teşebbüslerinin yavaş ilerlemesi, özel çiftçilerin yeterli desteklenmemesi ise tarım sektörünün başlıca sorunları arasında yer almaktadır.  Buna rağmen, Kazakistan halen Orta Asya devletleri arasında en fazla tarım reformu gerçekleştiren ülke konumundadır. Çiftçilerin üretimden elde ettikleri kazanç, diğer Orta Asya ülkelerine kıyasen daha fazla olmaktadır. 


Tablo 3: Kazakistan’ın tarımsal üretim istatistikleri, Kaynak: Koray 2012

2011 yılında tarım sektörünün GSYİH’daki payı sadece %5,2 olmasına rağmen,  1992 yılında bu oran %23’tür. Kazakistan’ın kuzeyinde hububat tarımı yapılmakta olup, bu bölge üretim tarım sektörü üretiminde en fazla paya sahiptir. Kazakistan dünya buğday üretiminde 12. sırada yer alırken ihracatında 9. sıradadır (Koray, 2012). 2013 yılında Kazakistan’ın hububat üretimi yılda ortalama 1216 milyon ton civarındadır. Tarıma ayrılan toplam arazinin % 66,4’ünde buğday tarımı yapılmaktadır (Özey, 2013).
Ülke ekonomisinde küçük bir paya sahip olmakla birlikte hızla gelişen tarım sektörü, verimsiz, yoğun emek gerektiren bir alan olmaktadır. Buna rağmen, tarım sektörü en fazla istihdam sağlayan sektördür. Günümüzde tarım sektörünün GSYİH’daki payı yalnızca %5,4 olmuştur (T.C.Ekonomi Bakanlığı, 2015).
a. Tarım Ürünler:
Ülkede tarımsal ürünlerin üretimi giderek önem kazanmasına rağmen gıda sanayi ürünlerinin ihracat gelirleri içindeki payı ise düşüktür. Ülkenin güneyinde az oranda petrol rezervi bulunmasına rağmen, bu bölgede daha çok tarımsal üretim gerçekleştirilmektedir. Bu bölgede Kazak nüfus pamuk üretimi gerçekleştirmektedir (T.C.Ekonomi Bakanlığı, 2015). Kazakistan’ın 2011 yılında toplam hububat üretiminin 27 milyon ton, buğday üretiminin ise 22,7 milyon tondur. Başlıca üretilen tarım ürünleri şöyledir; meyve, patates, sebze, şekerpancarı ve pamuktur (Demir, 2012).
b. Hayvancılık:
Kazakistan’da hayvancılık sektörü gelişmiştir. Ülke yüzölçümünün %69’u (187 milyon hektar) otla alanlardan oluşmaktadır. Ülkede halen 5000 kadar kolektif çiftlik ve 1500’den fazla devlet çiftliği bulunmaktadır. Et ve yün üretimi ise önemli üretim kollarıdır. Yüksek kaliteli yün üretilmekte ve komşu ülkelere de et ihracatı yapılmaktadır. Ülkede ayrıca, 9.3 milyon baş sığır, 3.3 milyon baş domuz, 36.2 milyon baş koyun ve keçi, 1.6 milyon baş at ve 59.3 milyon baş kadarda kümes hayvanı bulunmaktadır (Özey, 2013).
2. Madenler
Kazakistan zengin doğal kaynaklara sahip ve yüzölçümü bakımından geniş olan bir Orta Asya ülkesidir. Kazakistan’da önemli rezerve sahip demir, boksit, nikel, altın, bakır, çinko, uranyum, kurşun, kadmiyum, talyum, bismut ve gümüş yatakları yer almaktadır. Bahsi geçen kadmiyum, talyum, bismut madenleri elektronik, roket ve nükleer sanayilerinde kullanmaktadır. SSCB döneminde kuzey bölgelerde tarım alanları açılmış ve buğday üretilmeye başlanmıştır. Ayrıca bu bölgelerde bol miktarda bulunan demir ve kömür gibi yer altı kaynaklarını işletmek için Karaganda, Ekibastuz ve Kustanay gibi maden şehirleri kurulmuştur. Kazakistan, SSCB dönemin yeraltı kaynaklarının % 60’sına sahip ülke konumundaydı. Ülke nüfus yoğunluğu düşük olmasında dolayı kişi başına düşen ortalama doğal kaynak miktarı yüksek olmaktadır. Kazakistan’da özellikle kuzeybatıda yer alan Kustanay, Karaganda ve Ekibastuz havzalarında zengin demir yatakları bulunmaktadır (Atalay, 2007).
Kazakistan yüzölçümü bakımında geniş bir ülke olup ve bu sayede 1.225 çeşit mineral ihtiva eden 493 yatak bulunmaktadır. Kazakistan uranyum, krom, kurşun ve çinko yataklarının zenginliği itibarıyla dünya ikincisi; mangan itibarıyla dünya üçüncüsü, bakır itibarıyla da dünya beşincisidir. Kömür, demir ve altın rezervleri itibarıyla Kazakistan dünya sıralamasında ilk on ülke arasında yer almakta; doğalgaz, petrol ve alüminyum rezervleri itibarıyla da, sırası ile dünyada on ikinci, on üçüncü ve on yedinci sırada yer almaktadır. 1996 yılında Kazakistan'da dünyanın en büyük üçüncü altın madeni bulunmuştur (KTO, 2008).
Kazakistan’ın günümüzde sahip olduğu metalurji işletmelerinin hammadde ihtiyacını 50 ila 300 yıllık süre zarfında karşılamaya yetecek kadar maden kaynağı bulunmaktadır. Bazı önemli madenlerde Kazakistan’ın dünya rezervlerindeki payı aşağıdaki gibidir:
Krom – yüzde 30
Manganez – yüzde 25
Demir – yüzde 10
Bakır – yüzde 10
Kurşun ve çinko – yüzde 13.
Günümüzde Kazakistan dünya titan üretiminde 3., çinko üretiminde 7., bakır üretiminde 15., çelik üretiminde ise 35. sırayı almaktadır. Ülkenin Vasilkovskoye madeninde yaklaşık 370 ton altın rezervi bulunmaktadır (Koray, 2012).
3. Enerji Kaynakları
Kazakistan’da zengin petrol, doğalgaz ve kömür rezervleri bulunmaktadır. Kazakistan, tarım ve sanayide yaşamış olduğu ekonomik eksiklikleri petrol yataklarını işletme ve petrol ihracatı yaparak gidermeye çalışmaktadır. Bu bağlamda petrolden elde edilen gelir her geçen gün artış göstermektedir (Güneş, 2005). Kazakistan’da, Hazar Denizi’nin kuzeydoğusunda yer alan iki bölgede  (Tengiz ve Kaşahan) dünyanın en büyük petrol ve doğalgaz rezervi bulunmaktadır. Kazakistan’ın petrol ve doğalgaz ihracatı, 2001-2008 yılları arasında ülkeyi %8’lik bir büyüme ile dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri haline getirdi. 2009 yılında ise ülke ekonomisinde bir daralma olmasına rağmen, 2010 yılında ekonomik büyüme tekrardan hız kazanmaya başlamıştır (Rowntree, Lewis, Price, & Wyckoff, 2012).  
Grafik 1:  2006 ve 2013 yıllarında dünya uranyum üreticileri, Kaynak: World Nuclear Association, 2014.

Kazakistan’ın 1990-1995 yılları arasında doğal gaz üretimi yaklaşık olarak %17 düşüş yaşanmış ve aynı dönemde kömür üretiminde %40 civarında azalma gözlenmiştir. Bu durum doğrudan ülkenin elektrik üretimini olumsuz bir şekilde etkilemiştir. Buna rağmen, 1996 yılından sonra doğalgaz ve kömür üretimi hızla artmıştır (Gül, 1998).
2013 yılı itibariyle Kazakistan dünyanın en büyük uranyum üreticisidir. Uranyum üreten ülkeler 2006 yılı ile 2013 yılları itibarı ile kıyaslandığında ülkelerin aynı olmasına rağmen üretim değerlerinde farklılıklar görülmektedir. 2006 yılında dünyada en fazla uranyum üreten ilk üç ülke sırasıyla Kanada, Avustralya ve Kazakistan gelmektedir. 2013 yılında ise aynı ülkeler ilk üç arasında yer almakla birlikte sıralamada ilk sırada Kazakistan toplam üretimin % 39’unu üreterek yer almıştır.    Kanada ve Avustralya gibi ülkelerin üretim oranları düşse de sırasıyla iki ve üçüncü sırada yer almışlardır. 2013 yılı itibarı ile dünyada uranyum üreten ilk on ülke sırasıyla; Kazakistan, Kanada, Avustralya, Rusya, Nijer, Namibya, Özbekistan, ABD, Çin ve Ukrayna gelmektedir (Grafik 1).
Kazakistan petrol üretiminde dünyadaki toplam petrol rezervlerinin yüzde 3.2’sine sahiptir. Batılı ülkeler Kazakistan’da bulunan doğal gaz ve petrol yataklarını aramak ve bu kaynakları işletmek için ülkeye yatırım yapmaya başlamışlardır. Bu aramalar sonucunda, ülkenin mevcut petrol rezervine, Hazar Denizi’ndeki yeni bulunan rezervler  eklenmesi ile büyük artış sağlanmıştır. Hazar Denizi petrol rezervlerine yapılan yabancı yatırımları sayesine Kazakistan ekonomisi son 10 yılda hızlı bir şekilde büyümüş ve ekonomi 2000 yılından beri yılda ortalama %8 oranında artış göstermiştir. 
Ülkenin batısında yer alan Tengiz petrol yataklarından Rusya’nın Karadeniz liman şehri olan Novorossiysk’a uzanan petrol boru hattı 2001 yılında faaliyete geçmiştir. Ayrıca 2005 yılına Çin’e açılan başka bir boru hattı açılmıştır. Bunun birlikte, 2008 yılında Kazakistan’ın Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı ile petrolünün bir kısmını ihraç etmeye başlanması, petrol ihracatında transit ülke görevi gören Rusya’ya olan bağımlılık azalmıştır (BBC, 2015).
Kazakistan’da üretimin yarısından fazlası petrol sanayinin payına düşüyor.2012 yılında günde ortalama 1.606 milyon varil petrol üretilmiş ve bunun ortalama günlük 1.406 milyon varili ise ihraç edilmiştir (CIA, 2012). 
Tablo 4: Kazakistan’ın 2007-2010 yılları arasında petrol, gaz ve elektrik üretim miktarları,  Kaynak: Koray, 2012
Kazakistan’ın doğal gaz üretiminde son zamanlarda genel bir artış gözlenmiştir. 1997 yılında Çıkarılan doğal gaz miktarı yalnızca 8,1 milyar metreküp iken 2010 yılında ise bu miktar 33.6 milyar metreküpe ulaşmıştır (Tablo 4, Koray, 2012).  Taş kömürü ülkede önemli bir enerji kaynağı olup, Karaganda, Ekibaztuz, Baykonur, Ariş ve Lenger havzalarında üretimi söz konusudur. Yapılan hesaplamalara göre ülkenin taş kömürü rezervi 70-80 Milyar ton civarındadır. Bu rezervin büyük bir kısmı (50-60 Milyar tonu) sadece Karaganda havzasında yer almaktadır  (Özey, 1997).
  4. Sanayi Coğrafyası
2000 yılı itibarı ile sanayi sektörü GSYİH içindeki payı yüzde otuzlara ulaşmıştır. Bunda en önemli rolü, yatırımlarla ivme kazanan petrol sektörü oynamıştır. Günümüzde petrol, toplam sınaî üretimin yarısından fazlasını oluşturmaktadır (T.C. Ekonomi Bakanlığı, 2015b). Kazakistan’da sanayi daha çok ham maddeleri işlemeye dayalıdır. En çok gelişen sanayi kolları ise şöyledir; yakıt sanayi, metal, tekstil ve giyim, kimyasal maddeler, plastik, ayakkabı, işlenmiş gıda, kâğıt ve çimento gibi sanayi sektörleri gelişmiştir (Geographica, 2005).

Tablo 5: Kazakistan’da son yıllarda sanayi sektöründe ortalama bir artış gözlenmektedir. Kaynak: Koray (2012).  Not: a: Gerçek, b: EİU Tahmini, c:EIU Projeksiyonu
 

Ülke İmalat sanayisi 2005-2007 dönemi itibarı ile %4-7 oranında büyüme kaydetmiştir. Bu büyüme daha sonraki yıllarda ise büyümesini devam ettirmiştir. 2007 yılında % 5.7 olan büyüme oranı, 2013 yılında öngörülen büyüme ise % 5,5 olmuştur.
Kazakistan’da son yıllarda sanayi sektöründe ortalama bir artış gözlenmektedir     (Tablo 5). Özellikle Karaganda’da makine ve tekstil, Balkaş çevresinde bakır döküm ve demir çelik, ve diğer bazı bölgelerde de gıda maddeleri endüstrileri gelişmiş durumdadır. Karaganda bölgesinde kömür, Ural-Emba havzasında petrol çıkarılmaktadır. Kazakistan’nın çeşitli bölgelerinde bakır, kurşun, çinko, demir, manganez, kalay, nikel, volfram, molibden, antimuan, arsenik, boksit gibi madenler bulunmakta ve bunların önemli bir kısmı işletilmektedir; ayrıca göllerden tuz üretimi de önemlidir (Saray, 2002).
SSCB’nin dağılmasından sonra bir durgun yaşayan Kazakistan ekonomisi ayrıca sanayi sektörünün GSYİH içinde payı gerilemiştir. Ancak yürütülen başarılı ekonomik politikalar sayesinde 2000 yılı itibarı ile sanayi sektörü GSYİH içindeki payı yeniden yüzde otuzlara ulaşmıştır. Bununla beraber,  yapılan yatırımlarla büyük hız kazanan petrol sektörü bu durumda rol oynamıştır. Günümüzde petrol, toplam sınaî üretimin yarısından fazlasını oluşturmaktadır.
Ağır sanayi sektörü ülkenin kuzeyinde yoğunlaşmıştır ancak bu bölgede nüfusun çoğunluğunu Ruslar oluşturmaktadır. Kazakistan ekonomisinin diğer önemli sektörleri ise metal işleme ve çelik üretimidir. Ayrıca SSCB’nin yıkılmasında sonra, yabancı direk yatırımlar (FDI) sayesine en çabuk toparlanan sektörler olmuştur. Petrol sektörünün gelişmesine paralel olarak, ülkede inşaat sektöründe de büyük ilerlemeler sağlanmıştır (T.C. Ekonomi Bakanlığı, 2015a).
5. Ulaşım Coğrafyası
   Kazakistan’da fiziki şartlar uygun olmasında dolayı ulaşım coğrafyası açısından gelişmeye müsaittir. 1930’lardan sonra ulaşım sektörü büyük bir ilerleme kaydetmiştir. Günümüzde ulaşımda Ruslar'dan kalan demiryolları halen kullanılmakta olup, ulaşımda kara ve suyollarından faydalanılmaktadır. Son yıllarda faaliyete geçen hava yolları da önem taşımaktadır (Saray, 2002).


6. Ticaret Coğrafyası
Kazakistan’ın ithal ettiği madencilik ve metal sanayi ürünlerinin büyük kısmı işlenmiş mamullerden oluşmaktadır. Ülke ekonomisi büyük oranda petrol ihracatı gelirlerine dayalıdır. Ancak, ülkenin denizlere kıyısı olmaması dış ticareti zorlaştırmaktadır. Bununla beraber, bölgede İran ve Rusya gibi rakiplerinin varlığı, ülkenin en büyük ihracat kaynağı olan petrol ve gazı uluslararası piyasada ticaretini zorlaştırmaktadır. Kazakistan, uluslararası deniz ticaretine açılmak amacıyla Rusya ve Gürcistan’ın Karadeniz’deki limanları kullanmakta, ayrıca Kazakistan’ın ticari gemileri Karadeniz’e Volga-Don kanalından girebiliyor.
Ülkenin ihracatta başlıca ürünleri petrol başta olmak üzere mineral ürünler, metaller, gıda ve tarım ürünleri, ithalattaki başlıca ürünleri ise makine ve ekipman, mineral ürünler, kimyasallar olarak sıralanıyor (Demir, 2012).
Tablo 6: Kazakistan’ın 2005-2011 yılları arasında dış ticaret hacmi, ithalat ve ihracat verileri, Kaynak: (Demir, 2012).


       SSCB’nin dağılmasından sonra liberalleşme politikaları olumlu sonuç vermiş, özellikle 2000’lerden sonra Kazakistan’ın dış ticaret hacmi giderek artmıştır.Örneğin, 2005 yılında dış ticaret hacmi 45,201 milyar dolar olan Kazakistan, 2011 yılına gelindiğine bu rakam 126,157 milyar dolar olmuştur (Tablo 6). Kazakistan’ın ticaret yaptığı ülkelerin başında Çin ve Rusya gelmektedir. Kazakistan toplam ihracatının % 18.8’ni Çin’le yapmakta ve toplam ithalatının % 42.8’ini ise Rusya ile yapmaktadır. Ayrıca Türkiye, Kazakistan’ın ithalat sektöründe, az da olsa, yer alan ülkelerdendir. Ülkenin ticaret yaptığı ülkelere bakıldığında, komşu ülkelerin başı çektiği görülmektedir (Tablo 7). Günümüzde Kazakistan, serbest pazar ekonomisini güçlendirmeye yönelik bir politika izlemekte olup, dünya piyasalarıyla bütünleşmiştir (Kanbolat, 2012).
Tablo 7: Kazakistan ihracat ve ithalat ticaretini yaptığı başlıca ülkeler, Kaynak: (Demir, 2012).




7. Turizm Coğrafyası
Kazakistan’da turizm sektörü yeterli bir gelişme göstermemiştir. Kazakistan zengin doğal ve tarihi turizm özelliklerine sahip bir bölgede bulunmasına rağmen, ülkede tam bir istikrar sağlanmaması, turizm sektörünü destekleyecek yeterli alt yapının olmayışı turizm sektörünü olumsuz bir şekilde etkilemiştir. Ülkeyi ziyaret eden turist sayısı az olmasına karşın, son yıllarda turist sayısında bir artış gözlenmiştir. Örneğin, ülkeyi ziyaret eden turist sayısı 2002 yılında 1.471.000 kişi iken, 2005 yılında bu sayı 3.143.000 kişiye ve son olarak 2012 yılında ise 4.438.000 kişiye ulaşmıştır (Özgüç, 2007). 2010 yılında turizm alanında yapılan yatırımların hacmi bir önceki yıla göre yüzde 58,3 oranında artmıştır.
Kazakistan turizm amacıyla değerlendirilebilecek zengin doğal güzelliklere sahiptir. Ülkede çok sayıda ulusal park, 100’den fazla turstik sağlık tesisi, 9 binin üzerinde tarihi ve arkeolojik anıt bulunmaktadır. Tanrı Dağları’ndaki turistik tesisler, giderek gelişmekte olan Şuçinsk – Borovskoye turizm bölgesi (Akmola Vilayeti), Otrar, Turkistan, Sauran gibi eski tarihi kentler yabancı turistlerin özellikle ilgisini çekmektedir[3]. Ülkede faaliyet olan oteller daha çok işadamlarına yönelik hizmet vermekte ve bu nedenle otelcilik altyapısı yeterli gelişmemiştir. Bu nedenle Kazakistan’a seyahat pahalıdır (Koray, 2012).
          SONUÇ
SSCB’nin dağılmasından sonra Orta Asya ülkelerin içinde hızla parlayan bir ülke olan Kazakistan, sahip olduğu zengin yer altı ve yer üstü doğal kaynakları sayesinde yabancı yatırımcıları ülkeye çekmeye başarmıştır. Kazakistan ekonomisinin vardığı noktayı Güneş (2005) “Tüm göstergeler Kazakistan’ın ilk şok dönemini atlatıp adım adım durumunu düzeltmeye ve doğal kaynaklarının satışı ile genel refahı da yükseltmeye başladığını gösteriyor.” şeklinde özetlemektedir. Orta Asya’nın en gelişmiş ülkesi olan Kazakistan, son yıllarda petrol ve doğal gaz ihracatı ile birlikte ekonomik olarak büyümesini sürdürmüştür. IMF tarafından yapılan bir açıklamada bu büyümeyi işaret etmiştir. 2013 yılında %6 oranında ekonomik büyümeyi elde eden Kazakistan'ın 2014 yılında %4,3 oranında büyümesinin tahmin edildiği ifade edilmiştir. Ancak bölgede süregelen ekonomik çalkantılar ve küresel ekonomik buhranlar nedeniyle Kazakistan'ın 2014 yılında, 2013 yılından daha düşük büyüme sağladığını belirtilmektedir. Bu durumun nedeni ise şu nedenlerden kaynaklanmaktadır:
1. Ukrayna krizinin yarattığı bölgesel konjonktür,
2. Özellikle Avrupa, Çin ve Rusya'dan kaynaklı dış taleplerde yaşanan düşüş,
3. Petrol fiyatlarında yaşanan gerileme,
4. Ülkenin Kashagan petrol yataklarının teknik sebeplerden dolayı 2016 yılından önce üretime başlayamayacak olmasıdır (T.C. Ekonomi Bakanlığı, 2015). Özet olarak ülkenin kuzeyinde yer alan sanayi tesisleri, kuzey batısında yer alan zengin petrol ve doğal gaz yatakları ve güneyinde geniz yer tutan tarım arazileri, Kazakistan’ın en büyük ekonomik zenginliklerini oluşturmaktadır.
         KAYNAKÇA
Atalay, İ. (2007). Kıtalar ve Ülkeler Coğrafyası (3.Baskı). İzmir: Meta Basım.
BBC. (2015, Şubat 15). Kazakhstan Profile. Mart 13, 2015 tarihinde BBC News: http://www.bbc.com/news/world-asia-pacific-15263826 adresinden alındı
CIA (2013). The World Factbook, Country Profile, Kazakhstan, www.cia.gov Erişim Tarihi: 14.03.15
Demir, G. (2012). Geleceğin Enerji Üssü: Kazakistan,  Ekonomik Forum, syf. 40-45
Geographica. (2005). Geographica: Ansiklopedik Dünya ve Ülkeler Atlası (Güncelleştirilmiş (2005) Baskı b.). Almanya: Literatür Yayınları.
Gül, K., (1998) Kazakistan Petrollerinin Dünyaya Pazarlanmasında Türkiye’nin Muhtemel Rolü, Marmara Üniversitesi Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü İktisat Anabilim Dalı, (Yüksek Lisans Tezi), İstanbul.
Güneş, H., (2005) Post-Sovyet Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’da Siyasal Konsolidasyon ve Mobilizasyon Örüntüleri, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı,(Doktora Tezi), İstanbul.
Kanpolat, H., (2012). Türk Dış Politikasında Kazakistan, ORSAM, http://www.orsam.org.tr/tr/yazilar_Yazdir.aspx?ID=4103, Erişim Tarihi: 09.03.2015.
Koray, A.,K., (2012). Kazakistan Ülke Raporu, Atatürk Araştırma Merkezi, http://www.atam.gov.tr/
KTO, (2008). Kazakistan Cumhuriyeti Ülke Raporu, Konya Ticaret Odası, Etüd-Araştırma Servisi, www.kto.org.tr/d/file/kazakistan--ulke-raporu.doc, Erişim Tarihi:12.03.15
Özey, R., (1997) Dünya Platformunda Türk Dünyası, Öz Eğitim Yayınları, İstanbul. s.158-163.
Özey, R., (2013)Türk Dünyası Coğrafyası: Ülkeler, İnsanlar ve Sorunlar (8.Baskı), Aktif Yayınları, İstanbul, s. 236-242.
Özgüç, N. (2007). Turim Coğrafyası: Özellikler ve Bölgeler (7 b.). İstanbul: Çantay Kitabevi.
Rowntree, L., Lewis, M., Price, M., & Wyckoff, W. (2012). Diversity Amid Globalization: World Regions, Enviroment, Development (Fifth Edition b.). New Jersey: Pearson.
Saray, M. (2002). Kazakistan ( Fizikî ve Beşerî Coğrafya, Tarih ), Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi, cilt: 25,  sayfa: 121-125.
T.C. Ekonomi Bakanlığı, (2015a). IMF: Kazakistan'ın 2014 Yılı Ekonomik Büyüme Tahmini %4,3, http://www.ekonomi.gov.tr/ Erişim Tarihi: 15.03.15.
T.C. Ekonomi Bakanlığı, (2015b) Kazakistan: Genel Ekonomik Durum, , http://www.ekonomi.gov.tr/, Erişim Tarihi: 21.05.15.
TİKA, (2013). TİKA Faaliyet Raporu 2013, http://www.tika.gov.tr/ Erişim Tarihi: 12.03.2015


[1] Marmara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Coğrafya Anabilim Dalı, raufbelge@gmail.com
[2] Kazakistan Cumhuriyeti İstatistik Ajansı, 2015, http://www.stat.gov.kz/.
[3] Gebze Ticaret Odası, Kazakistan Ekonomisinde Öncelikli Sektörler: Genel Değerlendirme, DEİK Türk – Kazak İş Konseyi, http://gebzeto.org.tr/

Mukaddime’nin Coğrafi Kaynakları