Bütünleşmenin
ve ya kentlileşmenin psikolojik, kültürel, toplumsal ve ekonomik olmak üzere en
azından iki boyutta gerçekleştiği söylenebilmektedir. Eğer kentin psikolojik,
kültürel ve toplumsal yapısı ve kırın yapısı çok farklı değilse bütünleşme
kolay olmaktadır. Eğer yapılar farklı ise intibaksızlık sorunları ortaya
çıkmaktadır. Kırsal kesimden kente göç eden ailelerin kentle bütünleşme
süreçlerini açıklamada “ekonomik mekan” ve “sosyal mekan” kavramları araç
olarak kullanılabilir. “ekonomik mekan” ın ve “sosyal mekan” ın içerikleri ise
şöyle izah edilebilir.
“Ekonomik Mekan” ve “Sosyal Mekan”, kente göçle gelen insan için, kır
ile kent arasında yüzen bir görünüme sahiptir. Bu belirtilen mekanlardaki
değişmeler kişinin kentlileştiğinin veya kentlileşemediğinin göstergesidir.
Kentlileşen insanda ekonomik ve sosyal olmak üzere iki bakımdan değişme
olmaktadır. Bunlar a) Ekonomik bakımdan kentlileşme b) Sosyal bakımdan
kentlileşme olmak üzere tasnif edilebilir.
• Ekonomik bakımdan kentlileşme;
Kişinin geçimini tamamen kentte veya kente özgü işlerle sağlayacak duruma
gelmesiyle gerçekleşir
• Sosyal bakımdan kentlileşme; Kır
kökenli şahsın her türlü konularda kentlere özgü tavır ve davranış biçimlerini,
sosyal değer yargılarını benimsemesi ile gerçekleşmektedir.
Ekonomik ve Sosyal yönleriyle “kır
insanı” nın “kent insanı”na dönüşme süreci, ülkenin “toplumsal yapısı”ndaki
dönüşme ile paralellik gösterir. Toplumun “ekonomik yapısı”ndaki dönüşüm ile
kişinin arasında kent nüfusunun genel nüfusa oranı % 65’i bulmuştur ve kentte
yaşayan nüfus da 45 milyona yaklaşmıştır.
Kaynak: Es M. ve Ateş H.2004. kent
yönetimi, kentlileşme ve göç: sorunlar ve çözüm önerileri.S.48.